Bilgi, deneyim, uzmanlık, sosyal medya kanallarındaki fikir liderlikleriyle etki yaratan ve sadece Speaker Agency tarafından temsil edilen konuşmacı portföyüdür.
Sosyal medyada etki alanı yüksek ve kendi alanında fikir lideri konuşmacılar ile markaları dijital proje iş birlikleri ve marka elçilikleri kapsamında bir araya getirerek markaların iş sonuçlarına katkı sağlayan projeler geliştiriyoruz.
Günümüzde iş gücümüzdeki kadın eksikliği, hala çok büyük bir sorun olmaya devam ediyor. Her ne kadar iş yerlerinde çeşitlilik ve cinsiyet eşitliği gibi kavramlara önem gösterilmeye başlansa da kadının iş gücündeki yeri hala çok büyük bir soru işareti olarak karşımıza çıkıyor.
Kadınların iş gücüne katılımı sadece ülkemizde değil, dünya çapında bir sorun. Amerika Birleşik Devletleri merkezli Çalışma İstatistikleri Bürosu, kadınların işgücündeki payının 2014-2024 yılları arasında artmasının öngörüldüğünü bildirmesine rağmen, kadınların işyerinde hala ayrımcılığa maruz kaldığı bir gerçek.
Kadın Politikaları Araştırma Enstitüsü'ne göre de, kadınların birçoğu yarı zamanlı veya geçici işlerde çalışma isteğindeler.
Peki kadınlar neden bu tarz bir çalışma modeline eğilim gösteriyorlar? Kadınların iş gücüne katılımı nasıl sağlanabilir? İş yerindeki cinsiyet ayrımcılığı nasıl önlenir? Gelin, cevapları birlikte arayalım.
Artık birçok kadın toplumun onlara dayattığı cinsiyet rolünü reddederek kendi rotalarını çizebiliyor. Ancak Türkiye gibi gelenek ve göreneklerine bağlı ülkelerdeki kadınların büyük bir çoğunluğu böyle bir şansa sahip olamıyor.
Toplumsal cinsiyet yargılarına göre bu kadınlar, aile içinde çocuğa bakma ve ev işlerinden sorumlu olma gibi sorumluluklarla çevrelenmiş durumda. Bu da kadınların üstünde büyük baskılara sebep olmakta. Kadınların iş hayatlarında yaptıkları seçimlerin en büyük nedeni bu olabilir.
Ayrıca toplumsal cinsiyet yargılarının dışında iş hayatında başarılı olmak için gerekli olarak görülen tüm özellikler erkeklerin sahip olduğu özellikler üzerinden tanımlanmakta. Bu tanımlar da kadınların iş hayatlarında başarısız olacağı ile alakalı bir önyargı oluşturmakta.
Peki hem toplumsal yargılarla hem de iş yerindeki cinsiyet eşitsizliği ile nasıl mücadele edilir?
Esnek Çalışma Ortamı
Esnek çalışma, iş başvurularında sıklıkla gördüğümüz ancak kimsenin tam olarak görmediği bir mit olabilir. Ancak gerçekten esnek çalışma ortamına sahip bir iş yeri çalışanlarına kendi hedeflerini belirleme ve bu doğrultuda çalışma saatlerini ayarlama konusunda yardımcı olur. Kadınlara verilecek esnek bir çalışma ortamıyla kadınlar için daha rahat bir çalışma ortamı yaratılabilir.
Ayrıca esnek çalışma ortamına sahip tüm çalışanlar kendilerini değerli ve daha üretken hissederler.
Önyargı
İş hayatında kadınların, hem erkek hem de kadın çalışma arkadaşlarından gizli veya açık olarak önyargıya maruz kaldıklarını biliyoruz. Kadınların aile içindeki sorumlulukları ve yaşayabilecekleri olası çatışmalar nedeniyle çalıştıkları kuruma bağlı olamayacakları bu önyargılardan sadece biri. Bu ve bunun gibi önyargılar kadınların yaşadıkları memnuniyetsizliği ifade etmesini kısıtlar. Bunu ifade etmekten çekinen çalışanlarda bulundukları kurumda mutlu olamazlar.
İşyerinde önyargı ve zorbalığı engelleyici önlemler almak daha fazla kadının istihdam edilmesine ve istihdam edilen kadınların sürdürebilir bir iş hayatı kurmasına katkı sağlar.
Rol Modeller
Günümüzde birçok şirket ve kuruluş kadınların liderlik yapmaları için teşvik ederken kadın istihdamını artırmaya yönelik de faaliyetlerde bulunuyor. Bulundukları kurumda lider veya yönetici konumunda daha fazla kadın rol modeli görmek, kadınlar için destekleyici bir unsur olabiliyor.
Şirketler daha fazla kadına ilham olabilmek için kendi alanlarında başarılı olan kadın rol modellerini kurumlarına davet edebiliyor. İş hayatında zorlu süreçlerden geçen kadınlar, benzer hikayeleri karşılarında gördüklerinde motivasyonları artabiliyor.